چپتر ۳۱: تو (۶)
کیل یه سری وسایل تو کیف جادوییش گذاشت و سمت سالن مبارزه حرکت کرد. سالن مبارزه زیرزمینی عمارت. ایالت کنت هنیتوس بخاطر ثروتمندیش معروف بود ولی این ثروت توسط قدرت نظامی Continue Reading →
Foreign translation of Trash of the Count’s Family
کیل یه سری وسایل تو کیف جادوییش گذاشت و سمت سالن مبارزه حرکت کرد. سالن مبارزه زیرزمینی عمارت. ایالت کنت هنیتوس بخاطر ثروتمندیش معروف بود ولی این ثروت توسط قدرت نظامی Continue Reading →
Cale Choi Hannal hagyta el a küzdőteret. – Hans, Ron. Vezessétek a Küzdőtéren lévő maradék két embert. Hansra és Ronra, akik az első emeleti bejárat előtt vártak, Cale rájuk bízta Continue Reading →
Cale ayağa kalkarken sandalyesi gıcırdadı. Toonka’ya bir soru sorarken uzaklaşmaya başladı. “Ne zaman gidiyoruz?” Hedefleri elbette Akçaağaç Kalesi idi. “Yarın. Kralın konuşmasından sonra gideceğiz.” Önce İmparatorluk savaş ilan etmişti. Whipper Continue Reading →
Doğal olarak kral öfkesini tutamadı ve vücudu sallanmaya başladı. “B, benimle böyle konuşmaya cüret ediyorsun-!” Ancak kralın tek yapabildiği bunları söylemekti. Bunun bir kısmı kendisinin zayıf olması, diğer kısmı ise Continue Reading →
Eigentlich hatte Cale nicht geplant, den Whirlpool zu zerstören. Er plante, sich darum zu kümmern, indem er das unzerstörbare Schild und die Vitalität des Herzens benutzte. ‘Aber das war noch Continue Reading →
Ancak, şaşkınlık duymanın yanı sıra, Cale bir garip hissetti. Toonka ile set sayılabilecek kişiyi burada görmemişti. “Şef Harol nerede?” Şef Harol Kodiang. Cale, Sihir Kulesinin efendisi ile bir vatandaş arasındaki Continue Reading →
Cale ne voulait pas voir le visage souriant de Tonka. Cependant, Amiru commença calmement à s’expliquer. « Bob est du Royaume de Whipper. Il est originaire d’un petit village en Continue Reading →
Cale, yere bakan kişiyle göz teması kurdu. “Bunu yapabilir misiniz?” Kanelle, Alev Cüce kabilesinin şefi. Diz çökmüş olan Cüce, gülümseyen komutanı görebiliyordu. Diğer Cüceler, İmparatorluk Prensinin yüzünün olduğu boş duvara Continue Reading →
Blang Kalesinin içinde, Breck Krallığının Ölüm Vadisi tarafına en yakın yer. O kalenin içindeki bir hapishane hücresinde. Cale, Blang Kalesinin hapishane koridorunda yürüyordu. Yanında duran Rosalyn’e bir soru sordu. “Alev Continue Reading →
Ortaya çıkan gölün dibi, sanki altında bir deprem oluyormuş gibi gürlemeye ve çatlamaya başlamıştı. Gurrrrrrururururu! Cale’in On Parmak Dağlarının tepesinde gördüğü lav benzeri kırmızı bir sıvı, sanki yoluna çıkan her Continue Reading →
